Son derece evhamlı ve hastalık hastası bir insan oldum çıktım. Neredeyse bu konuda ebruyu bile geçeceğim ki, kendisinin hastane acillerinde baya sabıkası vardır. Parmağım ağrısa aklıma ilk gelen parmak kanseri olabileceğim şüphesi. Bu kadar umutsuz bir haldeyim yani. Bugünkü hastalığım ise kalp krizi geçirdiğimi sanmam. evet daha yaşım kaçki benim ne kalp krizi ya demeliyim ama diyemedim işte. saatlerce içim içimi yedi hastaneye gitmeyeyim diye ama gecenin 10 unda kendimi acilde buluverdim. Acildeki müracaat görevlisi beni ayakta 10 dk kayıt için bekletti ki bu gerçekten kalp krizi geçiriyor olsam ölmem için yetipde artacak bir süreydi. O kadar bekledim ki gerçekten kalp krizi geçirecektim. Neyse müracaat kısmını geçtikten sonra doktorun yanına girdim. Ve yine kendimi rezil etme becerisini gösterdim.
Doktor- Neyiniz var?
Ben- Siz söylersiniz diye umuyordum...
Doktor- Yani şikayetiniz ne?
Ben - Hımm şey göğüs kafesimde bir ağrı var sanırım kalp krizi geçiriyorum..
Doktor - (Suratında bir gülümsemeyle) şöyle oturun size bir kalp masajı yapayım...
Ben - (Ciddiye almış bir ifadeyle) Nee????
Doktor - Lütfen kolunuzu kaldırın, şurasımı ağrıyor?
Ben - Evet tam orası nerden bildiniz?
Doktor - Kas ağrısı şu şu ve şu ilaçları kullan iki günde hiçbir şeyiniz kalmaz. Ayrıca bu tip ağrılarda lütfen sabah olmasını bekleyip polikliniklere başvurun.
Ben - Tabi tabi öyle yaparım bundan sonra, kalp krizi değil diyorsunuz yani...
Doktor - Evet öyle diyorum...
Acilden çıkıp eve geldim ama kendimi hala ikna edilmiş hissetmiyorum. Şaka şaka ikna oldum... Ne olacak benim halim. En sonunda yalancı çobanın hikayesine döneceğim, birgün gerçekten hasta olucam ama bunu kendime bile inandıramayacağım. İnşallah o gün hiç gelmez...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder